“Bizler ruhtan ibaretiz. Ruhlar olarak, zamana ve uzaya bağımlı değiliz. Biz sonsuzuz.”
Bunlar Ram Dass’ın sözleri ve farkına varanların sözleri. Ram Dass veya benzer kişilerin sözlerine
baktığımızda oldukça benzer olduğunu fark edebiliriz. Nasıl farklı olabilir?
Tüm kadim öğretilerin, felsefenin özünde olduğu gibi, asıl mesele bir ve
tektir. Bir olma hali...
Belli biraz farkındayız, belki hiç bir fikrimiz yok ancak
hepimizin içinde bir yerde bu arayış mutlaka vardır: Ben kimim? Neden
buradayım? Neden tüm bunlar yaratılmış? Oysa bir süre sonra “normal” dediğimiz,
bize öğretilmiş hayata geri döner, özenle inşa ettiğimiz ve inşa edilmiş
kişiliğimizle devam ederiz. Her şeyi kişisel alır ve sanki bu yaşam kaçacakmış
gibi koşturmaya başlarız. İşin ironik
tarafı yaşamı yakalamak için yapılan her eylem, bizi ondan daha da
uzaklaştırır. Çünkü olmak kelimesinin yerine yapmak geçmiştir.
Bize bir şeyler yapmak, bir şeyler
başarmak zorunda olduğumuzu söyleyen nedir? Zihnimiz... Zihni incelediğimizde
ise deneyim, bilgi ve anılar demetinden başka hiç bir şey bulamayız.
Hatıralarını yitiren birine ne olur? Yok mu olur?..
Bize beden ve zihin olduğumuzu
hissettiren düşünce ve hafızadır. Oysa Yunus
Emre’nin dediği gibi ölmeden önce ölmek gerekir. Bu bağlandığımız tüm
düşünceler ve anılarından özgürleşmek, kendi kavramının eriyip yok olması
demektir. Daha ulvi, şifacı bir kimlik değil... Kimliksiz bir olma hali, yapma
hali değil; olma hali.
Tüm bunları teorik olarak bilsek,
oldukça kolay gözüken bu süreç çok zor bir hale gelebilir. Zihin oldukça kurnaz
ve inatçıdır. Yavrularını korumak için her şeyi göze alan bir anne kedi gibi
her yolu dener. Neden mi? Yok olmaktan korkar; ölmekten korkar. Oysa bize ölüm hakkında hiç bir şey öğretilmez.
Ancak yaşamdan sonra yargılanacağımız söylenir ve korku daha artar. Sonsuz
merhamet, bağışlayıcılık ve sevgi Yaradan neden bir yargıç olsun? Elbette bu
sorular kolay değildir. Tüm bu soruların cevabı dışarıda değildir. Her ruh bunu
kendi keşfetmelidir.
“İnme geçirmenizi istemem tabii ancak inmenin lütfunu yakalamanızı dilerim.”
Hayat, Ram Dass’ın yolculuğunda olduğu gibi bize bir çok olay, kişi vasıtası ile mesajlar vermeye devam eder
durur. Defalarca kurulmuş bir saat gibi devamlı uyandırmaya çalışır bizi...
Yaşadığımız olayların basit nedenlerini anlamak çok zordur. Evrende her şey
birbirine bağlıdır ve birbirini etkiler. Bu Kuantum Fiziği’dir... Yaşadığı
felçten sonra onun hediyeleri kabul bu ruh, şimdi yuvaya dönüş için hazırdır...
“Ruh, kalp hizasındadır, giriş noktası orasıdır.”
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder