30 Nisan 2023 Pazar

Pieces Of A Woman

Anneannesi annesini savaş zamanı doğurmuştu. Dedesi toplama kampındayken, saklandığı bir köşede annesini doğurmuş, sadece çocuğunun hayatta kalmasına yetecek kadar besin bulabilmişti. Ağlayacak gücü olsa yakalanabilirlerdi. Bir süre geçtikten sonra bebeği doktora gösterdiğinde doktorun bebekten hiç ümidi yoktu. Ölecekti. Anneannesi onu hayatta tutmaya çok istekliydi. Doktor onu havaya kaldırmasını söyledi. Eğer başını dik tutarsa bir şansı vardı. Annesi bebek halinde başına dikleştirmişti. Bir daha da inmemişti başı; hep güçlü bir kadın olmuştu.

Şimdi sıra kendisindeydi; kızı artık doğmak üzereydi. Ne olabilirdi? O da elbette evde doğuracaktı. Kocası da onunla hem fikirdi. Oysa işler hiç de umdukları gibi gitmemişti. Önce her zamanki ebelerinin yerine yeni bir ebe gelmişti. Kızı uzun bir ıkınmadan sonra kucağındaydı ancak hiç beklenmedik bir şekilde bebeklerini kaybetmişlerdi… Ebe, gidişattan endişesini dile getirmişti, oysa kendisi hastaneye gidip evde doğuramamayı başarısızlık olarak görüyordu. İşte bu onu için için parçalayacaktı.


Hiçbir şey aynı değildi artık. Annesi ebeyi mahkemeye vererek adalet istiyordu. Kocası da onun eski halini... Yapamıyordu. Sanki parçalara bölünmüştü ve bazı parçaları da kayıptı. Kızıyla beraber bir yanı ölmüş gibiydi. Herkesin onu anlamaktan ziyade intikam peşinde olmasını da anlayamıyordu. Kocası başka bir kadına sığınmıştı bile, o da kendini biraz eğlenceye atmak istedi ancak yapamadı. Yaşadıkları ile nasıl yüzleşecekti.

Günler geçti, ebe hakkında açılan kamu davasındaydı artık. Bir süre herkesin beklentisini besleyecek şekilde tanıklık ettikten sonra ebenin bir suçu olmadığını, onun elinden geleni yaptığını söyledi. O da biliyordu, kızının dünyayı bu kadar kısa sürede terk etmesinin başka bir sebebi vardı…

Belki bir gün ne olduğu anlayacaktı, artık hayata devam etmek için onunla vedalaşmaya, onun bu kısacık yaşamını onurlandırmaya hazırdı…