8 Ocak 2022 Cumartesi

I Have Never Been in New York


Hafızan bir anda tamamen silinseydi nasıl olurdu? Kim olurdunuz? Tüm geçmişten getirdiğimiz duygular, düşünceler, inançlar orada olmadığı için kendimizi daha özgür mü hissederdik? Yoksa kendimizi kaybolmuş gibi mi hissederdik? Peki ya atalarımızdan getirdiklerimiz; olumsuz olduklarını bile bile bırakmamak için yemin etmiş yanımızla işbirliği yapmak kolayımıza mı gelirdi?

Geçmişte öfkeli olduğumuz insanlara neden öfkeli olduğumuzu hatırlamamak büyük bir kayıp mı olurdu? New York’a hiç bulunmadım isimli filmin konusu televizyonda program yapan kadının annesinin hafızasını kaybetmesini ve ardından kaza ile çıktıkları gemi yolculuğunu konu alır. Annesi gemiye yanlışlıkla binince kaçak yolcu statüsünde temizlik işleri yapmaya başlar.

Birden bire mesleki kimliğinden de özgürleşen Lisa, umulmadık bir şekilde kızıyla tatile çıkan bir sigortacıyla karşılaşır. Aralarındaki çekişme bir ilişkiye doğru ilerler. Annesinin peşinden bu yolculuğa çıkan Lisa, geçmişi hatırlamayan annesi ile arasındaki ilişkiyi düzeltebilecek midir? Babası hakkındaki gizemi çözebilecek midir? Geçmişin tortusu olmadan annelik yapmaya başlayan bu yaşlı kadında farklı bakacak mı?