“Geçmişime baktığımda görünüşün her zaman gerçeği yansıtmadığını fark ettim. Bazen karanlık tarafımız yanlış bir sükunet tarafından gölgelenir. Ancak bir gün hepsi geri gelir ve asla çok geç değildir.”
Nosso Lar isimli
film, bu tip sorulara farklı bir bakış açısı sunuyor. Öldükten sonra vardığı
gezegende sorularına cevap arayan kahramanımız doktor Andre, kendi ailesine mesaj yollamak ister. Hayatta yaptıklarına
kısa bakışlar atılırken, ölüm sonrası derin bir anlayışa kavuşur. Ona göre
hastalanarak ölmüştür ancak bu gezegende ona intihar ettiği söylenir:
-“Ne yazık ki sen
buraya intihar eden biri olarak geldin.”
*“Ne?! Ben asla böyle bir şey yapmam. Hastalanarak öldüm ben.”
-“Ruhani bedenler maddi alemde yaptıkları her bir şeyin kaydını tutarlar. Hastalığınız yüce bir kanunun sonucudur; etki ve tepki. Ruh hali, insanın kaderi üzerinde çok etkilidir. Öfke, nefret, kıskançlık, bencillik, hoşgörüsüzlük... Tanrının birer parçası... Her türlü aşırılığa kaçtığınız için mide bağırsak kanalınız yok oldu. Uzun yıllar tekrar edilen hareketler sonunda bir anda bir intihara dönüşebilir.”
*“Ne?! Ben asla böyle bir şey yapmam. Hastalanarak öldüm ben.”
-“Ruhani bedenler maddi alemde yaptıkları her bir şeyin kaydını tutarlar. Hastalığınız yüce bir kanunun sonucudur; etki ve tepki. Ruh hali, insanın kaderi üzerinde çok etkilidir. Öfke, nefret, kıskançlık, bencillik, hoşgörüsüzlük... Tanrının birer parçası... Her türlü aşırılığa kaçtığınız için mide bağırsak kanalınız yok oldu. Uzun yıllar tekrar edilen hareketler sonunda bir anda bir intihara dönüşebilir.”
Sağlıksız beslenerek, devam koşturarak, stres içerisinde
devam bir şeyler başarma, elde etme arzusu ile kendi hayatımızı zehirliyor
muyuz? Kendimizi korumak için yaşadığımız endişeli bir yaşam tarzı ile zaten
zombiye mi dönüşüyoruz?
Bu kısır döngülerden çıkmamamızın sebebini oluşturan tüm duygu
ve düşüncelerin kaynağı zihnimiz. Dünyaya ve çevremize uyum sağlamak için
kullandığımız beynimiz muazzam bir organ. Sadece bu dünya için geçerli olan
doğum ve ölüm kavramları onun için son derece korkutucu. Oysa ruhumuz daimi,
değişmeyen, kalıcı olan. Çelişki derin anlayış için her zaman başvurduğumuz
zihnimizin bizim yanımızda olamaması. Bu derinlik bambaşka bir boyut; gönül
gözünün boyutu...
“Unutmamız gereken bir şey var; geçmiş değiştirilemez. Gizemli yollar kalp ve ruhla izlenebilir...”
Var olan, olmayan her şey birbirine bağlı. Madde,
anti-madde, dünya, yıldızlar, doğa, insanlar... Bu bağın ismi sevgi...
Şamanların dediği gibi değerimiz sahip olduklarımızla değil, sevgimiz ve paylaşımlarımızla
ölçülür...
“Yaptığımız iyilikler sonsuz hayattaki savunucularımızdır...”
Film çok ilgi çekici, izleyeceğim. Ölüm başlangıcın sonu mudur, sonun başlangıcı mıdır? En çok merak ettiğim de sevdiklerimizle görüşüp görüşemeyecek oluşumuz.
YanıtlaSil:)
Sil