Yarın sabah uyandığınızda dünyada kimseyi bulamasanız,
sadece siz ve sevdiğiniz insan kalsanız neler yapardınız? Dünyadaki hayatın
kısa ve geçici olduğunu algılarsanız ne yapardınız?
Parts Per Billion
filminde, Dünyada insan hayatının sonu gelmektedir. Orta Doğu'da çıkan savaşta
kullanılan kimyasal silah tüm dünyaya yayılmaktadır. Bu kimyasal silahı bulan
kişi bundan sorumlu mudur? Bir kişi tüm insanların kaderinden mesul olabilir
mi? Yoksa bireyler dönem dönem bu tip ağır rolleri oynar, ama aslında arkada
çok daha büyük bir toplumsal karma mı vardır?
Bireysel karmamız önce ailemiz, sonra toplum derken tüm
insan ırkını etkileyen tüm insanları kapsayan karmaya kadar gider... Evrendeki
tek gerçek duygu, tek gerçek güç sevgi bunun önünde durabilecek midir?
Parts per Billion, birbirleri ile bağlantılı üç çiftin
aralarındaki hikayeyi konu almakta. Dünyanın sonu gelirken, bu üç çift
ilişkilerini, yaşama bakış açılarını inceler ve kendiyle olan çatışmaları
sevgileri ile çözmeye çalışır...
Brian Horiuchi’nin
ilk yönetmenlik denemesi olmasına rağmen oyuncu seçimleri iyi olmuş: Frank Langella, Josh Hartnett, Rosario
Dawson, Teresa Palmer ve Alexis
Bledel...
Dünyanın sonu ile ilgili filmlerde bir artış var... Bunun
sebebi konunun ilginç olması mı? Nuh’un başına gelenlerin dönem dönem tekrar
edeceği beklentisi mi? Yoksa bu konulara olan uyanışımız mı?..
“Bunu başarsak bile ne yapacağız? Gerçekten Adem ve Havya’yı oynamak istiyor musuz?”
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder