Hayatınızda nefret ettiğiniz kişiler oluyor mu?
Sizinle anlamsız bir rekabete giren?
Size hiç mi hiç benzemeyen?
Sizinle anlamsız bir rekabete giren?
Size hiç mi hiç benzemeyen?
Bazen yıllar sonra böyle insanlara ve olaylara bakıp, sizin
hayatınızda olumlu sonuçlara ön ayak olduğunu fark ettiğiniz oldu mu?
Hayatımıza çektiğimiz kişi ve durumlardan azami
faydayı sağlamak ve dönüşmek bizim elimizde... Yoksa benzer olayları yaşamaya devam ederiz...
F1’in efsane pilotu Niki Lauda ve James Hunt’ın nefretle başlayan rekabeti
ikisine de Dünya Şampiyonluğu getirmiş. Biri Ying , biri Yang gibi zıt
karakterlerin rekabetinde, dönem dönem çirkinleşen ve hırsa dönüşen bir ilişkileri de olsa, sonunda ikisi de birbirine saygı duyar ve birbirlerine katkı olurlar. Bu kadar farklı olmalarına karşın Niki
Lauda, James Hunt için ‘hayatında imrendiğim tek insan oldu’ diyerek tanımlar onu.
James Hunt, 'Bay Ego' diyebileceğiniz bir çapkın ve sapkın
karakterken, Niki Lauda da bir o kadar sağduyulu ve disiplinli bir karakterdir.
Rekabetin kızıştığı bir yarıştan ağır bir şekilde yanarak çıkar. Buna rağmen
hastaneden çıkar çıkmaz yarışlara geri döner Lauda...
Senede ölüm oranının %20’lerde olan zamanların yarışlarında,
çok tehlikeli bulduğu yarışların iptal edilmesini talep eden ve hatta yarışı
terk etme cesaretini gösteren, kimsenin ne dediğine aldırmayan biridir Niki
Lauda.
2 kere şampiyon olduktan sonra F1’e ara verir ve tekrar
döndüğünde yine şampiyon olmayı başarır Niki Lauda. Bir havayolları firması
kurar ve onun başına geçer. James Hunt ise bir kere şampiyon olduktan iki sene sonra
yarışmayı bırakır, eğlence sektörüne girer. 45 yaşında kalp krizinden bu hayata
veda eder.
Filmin oyuncularına gelince, Niki Lauda rolündeki Alman
oyuncu Daniel Brühl’ü Good Bye Lenin filminden
hatırlayabilirsiniz. Her ne kadar Thor
olarak ünlenen Chris Hemsworth’un
gölgesinde kalmış gibi gözükse de filmi sürekleyen Daniel...
Yönetmen Ron Howard ise A Beautiful Mind’dan beri ses getiren bir filmi yönetmemişti ama Rush filminin sahneleri, efektleri müthiş, Ron Howard seyirciyi yormadan F1’in heyecanını hissettirmeyi başarmış.
Yönetmen Ron Howard ise A Beautiful Mind’dan beri ses getiren bir filmi yönetmemişti ama Rush filminin sahneleri, efektleri müthiş, Ron Howard seyirciyi yormadan F1’in heyecanını hissettirmeyi başarmış.
Niki Lauda: “Akıllı bir adamın düşmanlarından öğreneceği, aptal bir adamın dostlarından öğreneceğinden fazladır.”
James Hunt: “Ölüme ne kadar yakınsa, o kadar canlı hissedersin kendini. Bu yaşamak için harika bir yoldur. Bu sürmek için tek yoldur.”
Rekabetleri başarılarının sebebiydi.
YanıtlaSilÇok keyifle izledim. Mr. Howard iyi iş çıkartmış!