3 Mayıs 2021 Pazartesi

I love you, Man


Bazı erkek çocuklar daha ilkokulda kızlarla daha iyi anlaşmaya daha fazla dostluk yapmaya başlar. Cinsel olarak da kızlardan hoşlanan bu tipler çok fazla erkek arkadaşa sahip değildir. Buna gerek var mıdır? Ya da bu bir sorun mudur?

Bir erkek bir kadınla daha fazla erkek, bir kadın bir erkekle daha fazla kadındır. Evet bu doğrudur, ancak her iki cinste olan eril ve dişil enerji bir süre sonra karışarak dengeye gelerek her iki cins için sıkıntı çıkarmaya başlar. Kadın daha sosyal olduğu için kadınların olduğu ortamlarda dişi enerjisini kolaylıkla depolar. Erkeğin de benzer şekilde erkek arkadaşlarına ihtiyacı vardır.

Seni seviyorum adamım isimli filmin kahramanı Peter, yeni nişanlanmış bir emlakçıdır. Doğru düzgün bir erkek arkadaşı olmadığı gibi, iş hayatında ve kendini ifade konusunda problemleri vardır. Annesi ile arası da ekstra iyidir. Tüm bunlar tek duruma işaret etmektedir: Babadan eril enerji alamamasıdır. Babası diğer oğlu ile arkadaş gibidir. Tek arkadaşı ise yıllarca aynı şirkette çalıştığı arkadaşıdır.

Peter için tek yol kalır; kendi bir şekilde arkadaş bulacaktır. Bir çok yol dener, başına komik olaylar gelse de, o yılmaz ve sonunda tam ihtiyacı olan kişiyi bulur. Onu testesteron hormonu ile tanıştırır. Gerektiğinde savaşmasını veya kaçmasını, bağırmayı, hakkını aramayı, bazen dayak yemeyi... Daha da önemlisi almayı öğretir... Onun evi Peter için erkekliği keşfettiği bir yer haline gelir.


Başlarda Peter’daki bu değişiklikler nişanlısının hoşuna gider ancak giderek derindeki dinamik sarsılmaya başlar. O alan, Peter veren, o baskın, Peter pasifti. Dolayısıyla onun da kendini yeni duruma adapte etmesi gerekiyordu...

Aşkın içine düşülen çukurdan ancak böyle çıkabilirlerdi...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder