Uçak korkusu olan Max Klein, uçak kazasından bir çizik ile
kurtulur. Artık hiç bir şeyden korkmaz. Çileğe olan alerjisi bile geçmiştir...
Kendini Tanrı gibi hissetmeye başlar...
Bazen çok büyük olaylardan sonra bir şekilde aydınlanan ve
ölmeden önce ölümle burun buruna gelen insanlar olmuştur. Ancak bunu her türlü
tehlikeye maruz kalan kişiler ile karıştırmamak gerekir. İnsan beyninin temel
görevi bedeni hayatta tutmaktır. Beynimizin en eski kısmı, sürüngen beyni
yaklaşık 5 milyon yıl önce evrimleşmiş kısmıdır. Bir tehlike karşısında ya
kaçma ya da savaşma tepkisi verir. Kaçma, korku duygusu ile ilişkiliyken,
savaşma öfke duygusu ile ilişkilidir. Bu açıdan bakarsanız korku ve öfke bizi
hayatta tutan iki duygudur. Bir üçüncü doğal tepki daha vardır... Beden
kaçamayacağı veya savaşamayacağı bir durumda donar. Aslında beden tam enerji
ile şarj olmasına rağmen, beyin donma sinyali gönderir. Bunun birkaç sebebi
vardır; öncelikle mevcut acıyı en aza indirir ve böylece daha soğukkanlı bir
hal alabiliriz. İkincisi ise, tehdit eğer başka bir canlı ise bu durum onun
dikkatini dağıtabilir ve kaçmak için bir an yakalanabilir. Örnek olarak bir
ceylan ölü gibi yere düşer ve ilk fırsatta kaçmayı dener.
Donma deneyiminin en ilginç noktası, bedenin enerji dolu bir
halde iken bedenin donup kalmasıdır... Yani hala bedende atılmayan bir enerji
kalır. Bu enerji hayvanlar tüm bedenleri ile titreyerek atarlar. Sadece
insanlarda sonradan gelişen Neo korteksimiz duruma bir anlam veremez, ona göre
tehlike geçmiştir. Bazen ya tamamen unutmayı tercih eder, bazen de donma
deneyiminden dolayı da fazla bir duygu hissetmediği için daha sonra kendini çok
cesur sanmaya başlar.
Korkusuzluğu da devam eder... Ancak olan bir aydınlanma
değil, disosiyasyon’dur. Yani kişi
tam olarak bedenlenemez... Bu sebepten dolayı duygusuzlaşır ve yaşadığını
hissetmek için hayatını tehlikeye atacak durumları yaşamaya veya aşırı uç
etkinlikler yapma eğilime girer. Kısa bir süre de olsa kendini tekrar canlı
hisseder.
Bu tip karakterleri anlamak kolay olmaz. Sakin görünürler,
travmaları tetiklendiğinde ise aniden fazla aktive olurlar ve bir süre sonra
panikleyip tekrar aynı duruma geri dönerler.
Peter Levine’nın Kaplanı
Uyandırmak kitabında travma ile ilgili detaylar ve neler yapılması
gerektiği kabaca anlatılıyor.
Peter Weir’ın yönettiği Fearless
filmi böyle bir kişinin yaşadıklarını çok güzel anlatıyor. 13 yaşında babasının
ölümüne şahit olan Max Klein kazdan sonra tamamen değişir ve uçak kazasında
çocuğunu kaybeden Carla ile yakınlaşmaya başlarlar. Baş rollerde Jeff Bridges,
Isabella Rosellini ve Rosie Perez’in olduğu filmde daha bir çok başarılı oyuncu
bulunuyor.
“Eskiden kabileler halinde yaşardık. Eğer kabilenin başına bir felaket gelse; bir volkan patlaması, deprem, büyük bir sel... Ateşin etrafına oturur ve bu olay konuşulurdu. Ölüm hikayeleri, yıkım, kaçış ve kurtuluşlar...”
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder